Pokémon Türkiye Forumları | Pokémon ve Anime Paylaşım Platformu

Tam Versiyon: Pokemonu yasaklanmasındaki büyük etken
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6

Genqar

(24-06-2010, 12:33 PM)diva link Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Geçmiş geçmişte kaldı, 10 sene geçti bu olayın üzerinden. Bunların hepsi bahane, 2000 yılında hatırlayan hatırlar Pokemon Türkiye'de hiçbir animenin yapamadığı bir patlama yaptı. Hemen her yerde Pokemon vardı, çeşitli çevreler bundan raahtsız olduğu için yok böyle raporlar yazıldı yok çocuğun biri kendini pokemon sandı bilmem kaçıncı kattan attı hadi yasaklayalım deyip kurtuldular işte. Gerisi faso fiso. Ama orda bir cümle var, Pokemon da diğerleri gibi sönüp gidecek diye. Kasım 2000'de demişler bunu. Hiç de öyle olmadı :)
gerçekten doğru,haklısın. 13.sezon çıktı. hayranları olmasa pokémon yaşarmı?
[Resim: 8244135_erdil5484.jpg]

Çocukların anne ve babaları çocuklara para verip başımdan savıyorum demiş. Böyle bir zihniyet var mı?
(29-06-2010, 07:54 PM)The Unkn0wn link Adlı Kullanıcıdan Alıntı:[Resim: 8244135_erdil5484.jpg]

Çocukların anne ve babaları çocuklara para verip başımdan savıyorum demiş. Böyle bir zihniyet var mı?
Var ve gelişmekte olan bir zihniyet ama gelişen zihniyet değil para verip baştan savma olayı.
Şuna kesinlikle inanıyorum ki arkadaş çevresi ne kadar etkili olursa olsun her çoçuğun garip davranışlarının altında -çoğunlukla- ailenin etkisi vardır.

Çocukken yada bebeklik çağından itibaren diyelim anne babaların çocukları maruz bıraktığı çevre,kişiye karşı davranışları kişinin bilinçaltında etki bırakır,bırakacaktır.

Sigmeund Freud yıllar önce bunu vurgulamış yıllar sonra biz hala anlayamamışız..

Neden çocuk yapıldığı da tartışılır,bana göre çoğu erkek ve kadının ilişkisinde çocuk yapma olayı büyükleri istedi diye,başkasında görüp kıskandı diye,"erkeklik" ve "kadınlık"larını kanıtlama amacıyla,bilinçsiz ilişkide,ilişkiyi kurtarma amaçlı -erkeği bağlama- amaçlı vb. pis ve saçma düşünceyle çocuk yapılıyor.

Çocuğun kendisi genellikle maddi bi varlık olunca -ana rahmine düşünce- akla geliyor,hakkında düşünülüyor bazen de vazgeçiliyor -bir kesimde günah inancıyla aldıramıyor-

Erkeklik ve kadınlık kanıtlanır,kıskançlığın geçer,kocan sonunda senden ayrılır...bütün bu psikolojik bozukluklar tatmin olunur ama çocuk ortadadır artık var olmayan gereksinimlerin kalıntısı haline gelir.Ondan sonrada sahte sevgi gösterilip buna inanılır çocuğun gerçeği ilk örneğisi belki de sevgi yalanını farketmesi olur bunun da onun üstündeki etkilerini konuşmaya gerek görmüyorum.

Anne ve babalar da kendi geleceğinin bir parçası haline getirdiği çocuğu,çocuğun iyiliği için değil kendi yapamadıklarını ona yaptırarak mutlu olmaya çalışıyor temeli yine bencillik.!

Kendilerini çocukların yaratıcısı olarak görülüyorlar sanki çocuk yaratma iki cinsin çiftleşmesinden ibaretmiş gibi bir aymazlık daha.

Balkondan atlayan çocuk gerçekle hayali ayırt edemiyorsa bu ailesinin ilgisizliğindendir çocuk kendi dünyasının içine iyice daldıysa bunun onda suçu yok o orda mutlu çünkü onu orda engelleyen bişey yok yaptığının sonuşları göremicek kadar da masum ve saf.
Suçu o kadar derine inmesine izn veren aile.
Gerçeği,güzeli,doğruyu yanlışı ailesi anlatmak zorundadır ama ailenin sadece çoçuğu maddi varlık olarak görmesi ve böyle yeiştirmesi kaçınılmaz sona kürek çekmekle aynı.

Ailenin çocuğu hangi kültürleyetiştirdiği ilerde dünyanın halini göstericek.
Yuvadan itibaren rekabet üzerine ötekini potansiyel düşman gözüyle görmek gibi bi anlayışla yetiştirildiği için şuanki durum belli ilerisi de görülemiyecek kadar karanlık.

Nedir bu çocukların yetişkinlerden çektiği..

(30-06-2010, 09:05 AM)qba link Adlı Kullanıcıdan Alıntı:[quote author=The Unkn0wn link=topic=7089.msg89094#msg89094 date=1277826847]
[Resim: 8244135_erdil5484.jpg]

Çocukların anne ve babaları çocuklara para verip başımdan savıyorum demiş. Böyle bir zihniyet var mı?
Var ve gelişmekte olan bir zihniyet ama gelişen zihniyet değil para verip baştan savma olayı.
Şuna kesinlikle inanıyorum ki arkadaş çevresi ne kadar etkili olursa olsun her çoçuğun garip davranışlarının altında -çoğunlukla- ailenin etkisi vardır.

Çocukken yada bebeklik çağından itibaren diyelim anne babaların çocukları maruz bıraktığı çevre,kişiye karşı davranışları kişinin bilinçaltında etki bırakır,bırakacaktır.

Sigmeund Freud yıllar önce bunu vurgulamış yıllar sonra biz hala anlayamamışız..

Neden çocuk yapıldığı da tartışılır,bana göre çoğu erkek ve kadının ilişkisinde çocuk yapma olayı büyükleri istedi diye,başkasında görüp kıskandı diye,"erkeklik" ve "kadınlık"larını kanıtlama amacıyla,bilinçsiz ilişkide,ilişkiyi kurtarma amaçlı -erkeği bağlama- amaçlı vb. pis ve saçma düşünceyle çocuk yapılıyor.

Çocuğun kendisi genellikle maddi bi varlık olunca -ana rahmine düşünce- akla geliyor,hakkında düşünülüyor bazen de vazgeçiliyor -bir kesimde günah inancıyla aldıramıyor-

Erkeklik ve kadınlık kanıtlanır,kıskançlığın geçer,kocan sonunda senden ayrılır...bütün bu psikolojik bozukluklar tatmin olunur ama çocuk ortadadır artık var olmayan gereksinimlerin kalıntısı haline gelir.Ondan sonrada sahte sevgi gösterilip buna inanılır çocuğun gerçeği ilk örneğisi belki de sevgi yalanını farketmesi olur bunun da onun üstündeki etkilerini konuşmaya gerek görmüyorum.

Anne ve babalar da kendi geleceğinin bir parçası haline getirdiği çocuğu,çocuğun iyiliği için değil kendi yapamadıklarını ona yaptırarak mutlu olmaya çalışıyor temeli yine bencillik.!

Kendilerini çocukların yaratıcısı olarak görülüyorlar sanki çocuk yaratma iki cinsin çiftleşmesinden ibaretmiş gibi bir aymazlık daha.

Balkondan atlayan çocuk gerçekle hayali ayırt edemiyorsa bu ailesinin ilgisizliğindendir çocuk kendi dünyasının içine iyice daldıysa bunun onda suçu yok o orda mutlu çünkü onu orda engelleyen bişey yok yaptığının sonuşları göremicek kadar da masum ve saf.
Suçu o kadar derine inmesine izn veren aile.
Gerçeği,güzeli,doğruyu yanlışı ailesi anlatmak zorundadır ama ailenin sadece çoçuğu maddi varlık olarak görmesi ve böyle yeiştirmesi kaçınılmaz sona kürek çekmekle aynı.

Ailenin çocuğu hangi kültürleyetiştirdiği ilerde dünyanın halini göstericek.
Yuvadan itibaren rekabet üzerine ötekini potansiyel düşman gözüyle görmek gibi bi anlayışla yetiştirildiği için şuanki durum belli ilerisi de görülemiyecek kadar karanlık.

Nedir bu çocukların yetişkinlerden çektiği..


[/quote]

Kesinlikle katılıyorum. Etrafta ne kadar sorunlu çocuk gördüysem hepsinin anne ve babası sorunluydu. Tabi bu çocuklar anne ve babalarından göremedikleri ilgiyi başka yerlerde arıyorlar. Yaptıkları yaramazlıklar da ilgi çekmek için. Gidin yaramaz bir çocuğa sorun, yaptığının kötü birşey olduğunu bile bilmiyor. Niye? Anne ve babası öğretmemiş ki, çocuk bilmiyor. Ve ebeveynler sorunu kendi boş kafalarında değil, çocukların ilgi gösterdiklerinde arıyorlar. Bir çocuk para ile değil sevgi ile büyür.
Ben bunu okuduğumda sinirle bir mesaj attım ve cevap:

Anladığım kadarıyla sizde tür çizgi filimleri seven ve oynayan birisiniz. Çocuklarda ciddi anşamda zararlara yol açan bu tür görsellerden gençlerimizi ve çocuklarımızı korumak devletin bir görevidir.(en anne ve babalar kadar).
Pokemın yasağına nasıl gelindiğine gelirsek;
Sağlık Bakanlığı'na bağlı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce Pokemon'un çocuklar üzerindeki zararlı etkilerini inceleyen bir rapor hazırlandı. Rapora göre Pokemon'un zararları için şöyle gerekçeler sıralanmıştı: ‘‘Çizgi film oyun içinde yaşanan şiddeti daha kolay benimsetiyor'', ‘‘kahramanların kendilerini kolayca tehlikeye atmasından dolayı küçük yaştaki çocuklar ‘tehlike' kavramlarını değerlendiremiyor'', ‘‘Yanıp sönen parlak ışıklar, bazı çocuklarda nöbetlere neden olabiliyor''.Bu nedenle hem sağlık açısından hemde ticari açıdan bir sömürü olan bu tür görsellerin yasaklanmasının faydalı oldugu konusunda kamupoyunda fikir birliği oluşmuştur..
Bu açıdan olaya bakıp bir kez daha değerlendirme yapmanızı ve bizden de nefret etmemenizi diliyoruz..!

Saygılarımızla

Alıntı:‘‘Çizgi film oyun içinde yaşanan şiddeti daha kolay benimsetiyor''


Oyun içinde demiş zaten.Hem şiddet büyük boyutta değil.Zaten sadece şiddeti yazıyorlar.Pokemonlarla olan dostluktan ne haber?

Alıntı:‘‘kahramanların kendilerini kolayca tehlikeye atmasından dolayı küçük yaştaki çocuklar ‘tehlike' kavramlarını değerlendiremiyor''


Tehlike kavramı?Onlar kendilerini dostları için tehlikeye atıyor.Zaten herhangi bir kişi bir şeyin tehlikeli olduğunu anlayabilir. 7+ çocukların çoğu tehlika kavramını bildiğine eminim 7+ sınırı var çünkü.

Alıntı:‘‘Yanıp sönen parlak ışıklar, bazı çocuklarda nöbetlere neden olabiliyor''

Bir bölüm vardı.Electric solider of Porygon diye.Bu olay sadece o bölümde olmuştur.Sanırım o bölümde sadece japonyada gösterildi.

Alıntı:Bu açıdan olaya bakıp bir kez daha değerlendirme yapmanızı ve bizden de nefret etmemenizi diliyoruz..!

Nefret etmemenizi diliyoruz?? Bu kısımda koptum :Jms:
Abi zihin gelişimine katkısı yok diyor. Effort value yi koy bakalım çocuğun önüne :D


Bu arada işte bir röportaj :

Röportaj 1
Fırat. 7 yaşında. Yankı Koleji, 1-B sınıfı öğrencisi.
-Fırat, pokemonları tanıyor musun?İzliyor musun?
Evet, izliyorum.
-Her gün izliyor musun?
Her gün izliyorum. Çok seviyorum.
-Onlarla ilgili ne söyleyebilirsin?
İsimlerini. Chermander, Pikaçu, Balbazar, Remizar,.....Hepsinin adını biliyorum.
-Tasolarla oynuyor musun?
Oynuyorum. Cipsten çıkıyor.
-Nasıl oynuyorsun?
Tasoları diziyoruz, atıyoruz. Döndüren alıyor.
-Pokemonlara ait başka neyin var?
Tişörtüm var. Ben istedim, annem aldı.


Remizar nedir abi :D
(23-06-2010, 11:49 PM)NilayS link Adlı Kullanıcıdan Alıntı:böyle birşey varmı ya Angry Aşk-ı Memnu Sanat eseridir onudur bunudur diye devam ediyor türkiyede bu kadar pokemon seven varsa böyle zararlılık olmaz sinir oldum
katılıyorum aşkı-memnu isterse amcamın eseri olsun. pokemon niye kaldırılıyo. Pikachu_17
(30-06-2010, 05:40 PM)Gece Gölgesi link Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Abi zihin gelişimine katkısı yok diyor. Effort value yi koy bakalım çocuğun önüne :D


Bu arada işte bir röportaj :

Röportaj 1
Fırat. 7 yaşında. Yankı Koleji, 1-B sınıfı öğrencisi.
-Fırat, pokemonları tanıyor musun?İzliyor musun?
Evet, izliyorum.
-Her gün izliyor musun?
Her gün izliyorum. Çok seviyorum.
-Onlarla ilgili ne söyleyebilirsin?
İsimlerini. Chermander, Pikaçu, Balbazar, Remizar,.....Hepsinin adını biliyorum.
-Tasolarla oynuyor musun?
Oynuyorum. Cipsten çıkıyor.
-Nasıl oynuyorsun?
Tasoları diziyoruz, atıyoruz. Döndüren alıyor.
-Pokemonlara ait başka neyin var?
Tişörtüm var. Ben istedim, annem aldı.


Remizar nedir abi :D
Ben bile Effort Valeu'yu doğru düzgün hesaplayamıyorum ;D

Hakan-kacmaz

b)Pokemon Nereden Geldi?
Pokemon fikrini ortaya atıp sektörü oluşturan ve Pokemonları tüm dünyada şu anki konumuna getiren ekip üç kişiden oluşmaktadır. Tsunekazu Ishıhara, (çizgi filminin ve sinema filminin yapımcısı), Masakazu Kuluo ve Nintendo firmasının reklâm müdürü Takashi Kawagushi. Bu üç kişi 10 milyar dolarlık bir sektör ortaya çıkardılar. Yalnızca ABD. de geçtiğimiz yıl pokemon endüstrisinin mali boyutu 2.3 milyar dolar civarında gerçekleşmiştir.


Bu Nedir Ya Gerçekten Bilgisizler Tamam İşin İçinde O Kişiler Varda En Önemlisi Pokemonun Senaristi Ve Fikir Sahibi Satoshi Tajırı'yi Yazmamışlar Fikir Sahibi Olan Kişiyi Tekrar Gösteriyorum:''Pokemon fikrini ortaya atıp sektörü oluşturan ve Pokemonları tüm dünyada şu anki konumuna getiren ekip üç kişiden oluşmaktadır. Tsunekazu Ishıhara, (çizgi filminin ve sinema filminin yapımcısı), Masakazu Kuluo ve Nintendo firmasının reklâm müdürü Takashi Kawagushi.''
Şimdi Soruyorum Bizmi Yanlış Biliyoruz Yoksa Satoshi Tajiri Fikir Sahibi Değilmi Yoksa Bu Gerizekalı 2 Kadın Çok Şey Bildiklerinimi Sanıyolar.(Sema Genç – Yasemin Düz)Yani Kısacası Bir Şey Bilmeden Böyle Bir Yazı Yazıyolar Ben Onları Gerçek Hayatta Görsem Bir Güzel Döverim Yaş Fark Etmez!! >:(    Ayrıca Bunlar Ne Tüketiyo Beyinleri Çalışmıyo

ZigZag

Bu nedir ya bi de gidip özel olarak küçüklere soruyolar sorsanıza 6.-7.-8. sınıflara hatta liselilerden bazıları bile izliyordu(en azından benim akrabalarımdan) onlara sorun.Küçüklere sorarsanız tabii güzel savaşıyolar ben de savaşırım öldürürüm kırarım vb. şeyler söylerler.Durup dururken sinirlerim bozuldu  :sinir:
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6